Hayat, akıp giden bir ırmak gibi… Ama bazıları bu akışın içinde hep takılı kalır: geçmişe, kişilere, koşullara, kadere… Ve sonunda bu takılılık bir şeye dönüşür: şikayet hali.
Şikayet etmek, farkında olmadan bir kurban bilinci üretir. Kişi, dış dünyayı suçladıkça kendi gücünü içeriden tüketir. Bu, yalnızca bir ruh hali değil; aynı zamanda bir kader kalıbıdır.
Şikayet Eden Zihin Ne Söyler?
- “Hep beni buluyor.”
- “Kimse beni anlamıyor.”
- “Hayat bana adil değil.”
- “Ben ne yapsam olmuyor.”
Bu ifadeler ilk bakışta haklı görünebilir. Ama aslında bu sözlerle kişi hayatını başkalarının ellerine bırakır. Bilinç sürekli bir eksiklik hali üretir. Ve bu tekrar, zamanla kişiyi içsel olarak yorar, tüketir.
Ruhsal Yolculukta Şikayet Ne Anlama Gelir?
Tasavvuf ehli der ki: “Şikayet, hâline razı olmayanın dilidir.” Ancak bu razı oluş, pasif bir boyun eğiş değil, derin bir farkındalıkla “olanı kabul etmek”tir. Şikayet halinden çıkmak, hayata direnmekten vazgeçmek ve sorumluluğu içe almak demektir.
Bu, “her şeyi hoş görmek” anlamına gelmez. Ama yaşadığın her şeyin senin gelişimin için bir ders içerdiğini görmeye başladığında şikayet susar, sezgi konuşur.
Şikayetten Farkındalığa Geçiş İçin 3 Derin Adım
- Kabul Et: Olay değil, senin olaya verdiğin anlam seni acıtır. İlk adım, olanı değiştirmeden kabul etmektir.
- Sor: “Bana ne öğretiyor?” Bu soruyu sorduğunda zihnin değil, kalbin devreye girer.
- Yarat: Şikayet yerine dua, suçlama yerine şükür üret. Bu, kader yazıcını değiştirir.
Şikayet Etmek Bir Seçimdir, Tıpkı Vazgeçmek Gibi
Her sabah uyanırken yeniden seçiyoruz: kurban mıyım, yaratıcı mıyım? Eğer bugün kendi merkezine geri dönmeyi seçersen, bil ki şikayet ortadan kalkmaz; sadece gereksizleşir. Çünkü içten güçlü olan, dışta suçlayacak birini aramaz.
Benimle Bu Süreci Derinleştirmek İstersen
Ruhsal yolculukta kendine geri dönmek istiyorsan, birlikte çalışabiliriz. Bireysel ya da online destek için bana ulaşabilirsin:
- Instagram: @tugayuzumcu
- Telegram: TugayUzumcu
Unutma: Şikayet susar, ruh konuşursa kader değişir.

